Kadında Orgazm

Cinsel uyarılmanın en tepe noktaya ulaştığı ve şiddetli bir haz duyumuyla birlikte fizyolojik değişikliklerin eşlik ettiği orgazm yaşantısı, “klimaks” (doruğa ulaşma) olarak da adlandırılmaktadır. Günlük konuşma dilinde “gelme” kelimesi ise orgazmın hem kadın ve hem erkek için sözel karşılığı haline gelmiştir. Bazı kadınlar “zirve” veya “tatmin” gibi daha örtük anlamlı kelimeler kullanmayı yeğlemektedirler. 

Erkekte orgazmı tespit etmek genellikle ejakülasyon gibi gözlenebilen bir durum eşlik ettiği için zor değildir. Masters ve Johnson kadında orgazm sırasında vajina kaslarında kasılmalar gibi psikofizyolojik ve ölçülebilir değişiklikler tanımlamışlarsa da kadında bu süreç daha öznel kabul edilir. 

Bazı kadınlar mastürbasyonla orgazm olabilirken penis-vajina birleşmesi esnasında orgazm olamazlar. Bu durum kadın cinselliğinin normal bir varyasyonunu oluşturabilir.

Yaşam boyu orgazm bozukluğu olan kadınlar mastürbasyon ile orgazm olabilirler. Bu kadınların bazıları eşle birlikteyken “penil penetrasyon” dışındaki aktivitelerle de orgazm olabilirler. Penisin klitorise sürtünmesi, cinsel bölgenin elle veya oral uyarımı gibi etkinliklerle orgazm sağlanabilmektedir. 

Bazı kadınlarda hem eşle hem de yalnız başına iken orgazm olma becerisi yoktur ya da ancak olağan dışı uzun süren bir sürecin ardından orgazm yaşanabilir.

Kadınların bir çoğu aktif cinsel yaşamlarının başlangıcında orgazm güçlüğü yaşayabilir. Ancak tekrarlayan cinsel deneyimler sonrasında orgazm olma becerisi edinirler. Ayrıca güçlü dinsel ve kültürel yasaklar da kadında haz duyumunu engelleyerek orgazm zorluğu yapabilir.

Eşle ilişkide geçimsizlik ya da diğer ailesel sorunlar, kadının işiyle ilgili stress faktörleri, sinsi başlangıçlı bir bedensel hastalık, tedavi amaçlı ilaç kullanımı ve alkol-madde kullanım bozukluğu da orgazm bozukluğu yapabilir.

İlaç kullanımıyla ilişkili orgazm bozukluğu genellikle bir ilacın başlanması ya da dozunun arttırılmasıyla ortaya çıkar.

Orgazm işlev bozukluğu kadınlar tarafından cinsel isteksizlikten sonra ikinci en yaygın bildirilen cinsel işlev bozukluğudur. 

Antidepresanların (trisiklikler, MAO inhibitörleri, ve SSRI), antipsikotiklerin (bazı fenotiazinler) ve anksiyolitik ajanların (bazı benzodiazepinler) kadınlarda orgazm bozukluğu yaptığı bildirilmiştir. Diyabet ve multiple skleroz (MS) gibi bazı tıbbi hastalıklar ve genital organların innervasyonunu  bozan tedaviler (örneğin pelvik radyasyon) orgazm bozukluğu ile ilişkili olabilmektedir.

Orgazm işlevinin anksiyete bozukluklarında ve depresif bozukluklarda bozulabileceğine dair kanıtlar vardır.

Tedavi

“Yönlendirilmiş Mastürbasyon” tercih edilen bir tedavi yöntemidir. Kadının cinsel anatomi-fizyoloji konusunda eğitilmesi ilk adımdır. Daha sonra kadına, kendi bedenini ve cinsel tepkilerini tanıyarak bedensel farkındalığını arttırma ödevleri verilir. Burada kadının eşiyle aktif bir cinsel deneyim sırasında orgazm olmayı beklemektense kendi kendine ilk orgazmı yaşaması amaçlanır. Vibratörler, fantezi ve Kegel alıştırmaları ek olarak önerilen yöntem ve araçlardır. 

Eşiyle penetrasyon dışındaki cinsel etkinliklerle orgazm olabilen ancak penetrasyonla orgazm olamamayı sorun yapan kadınlara bu kaygıyı “normalize ederek”, bilgilendirerek ve hastaya güven vererek yaklaşmak yeterli olabilir. 

Cinsel birleşme ile orgazm olma konusunda ısrarcı kişiler ve çiftler için“köprü tekniği” (the bridge maneuver) uygulanabilir. Bu yaklaşım başta hastanın kendisini (parmaklarıyla veya vibratörle) veya eşinin hastayı doğrudan klitoris uyarısıyla orgazma ulaştırması ve sonra orgazm meydana gelirken eşin vajinaya girmesini içerir. Böylece,  vajinaya giriş orgazmın hemen öncesinde meydana gelir, teorik olarak,  yalnızca penis uyarısı ile orgazm gerçekleşmiş olur.

Tedavi amaçlı ilaç kullanımı, madde kullanım bozukluğu, genel bedensel hastalıklar ve tedavileriyle ilişkili orgazm bozukluğundaki yaklaşımlar, erkeklerde geç boşalma tedavisine benzer şekildedir. Özetle varsayılan etiyolojiye bağlıdır ve ilaç kesilmesini, madde kullanım bozukluğu varsa tedaviye yönlendirmeyi, bireysel psikoterapiyi ya da birleşik evlilik psikoterapisini içerebilir.

Bazı kanıtlar, PDE-5 inhibitörlerinin cinsel yönden deneyimsiz olan kadınlara orgazma yardımcı olabileceğine işaret etmektedir. Yaşam boyu orgazm yaşama güçlüğü olan kadınlarda bupropiyonun etkinliğini gösteren veriler tutarlı değildir.